İzlerken Gözyaşlarınızı Tutamayacağınız 10 Sinema Önerisi

[Bayburtgüzeli]

İzleyecek bir sinema seçerken her insanın farklı beklentileri vardır. Bazıları biraz gülüp baş dağıtmak ister, bazıları hayatı farklı gözlerden görüp daha fazlasını anlamayı… Sebep ne olursa olsun, uygun bir sinema her vakit izleyene uygun gelir!

Bazı sinemalar var ki, anlattıkları acı öykülerle ve büyük dramla ne kadar ağlatsalar da, bir biçimde bize yeterli gelmeyi başarırlar. Bu listede tam da bu çeşitten, her biri birbirinden dokunaklı kıssalara sahip, ağlamadan izlemenin hayli sıkıntı olduğu sinemaları listeledim. Sinemaları listede ‘en düzgünden kötüye’ üzere değil de, çıkış senelerına bakılırsa sıraladım.

İzlerken gözyaşlarınızı tutamayacağınız sinemalar:

Bir macera, yol ve dostluk kıssası: Standy by Me / Benimle Kal
Bir ‘mucizenin’ dokunaklı öyküsü: Awakenings / Uyanışlar
Savaş, umut ve ömür üzerine: La Vita è Bella / Hayat Güzeldir
16 yaşında bir genç kızın güzel bir hayat hayaliyle çıktığı dokunaklı seyahat: Lilya 4-Ever / Hep Lilya
Savaşı yaşayan çocukların filtresiz bir portresi: Turtles Can Fly / Kamplumbağalar da Uçar
Soykırımdan kaçıp bir otele sığınan insanların kan donduran yakın tarihindeki gerçeklere dayanan kıssası: Hotel Rwanda / Ruanda Oteli
İftiralarla mevte mahkûm edilen bir bayanın yürek yakan kıssası: The Stoning of Soraya M. / Soraya’yı Taşlamak
Sonuna geldiğinizde nefesinizin kesileceği Incendies / İçimdeki Yangın
Bir köyün bayanlarının erkeklere karşı barış direnişi: Va où’da Et maintenant? / Peki Artık Nereye?
Bir ‘anne ile oğul’ içinde çarpıcı bir intikam öyküsü; Pieta / Acı


Bir macera, yol ve dostluk öyküsü: Standy by Me / Benimle Kal

• Tür: Macera, dram
• Yıl: 1986
• Yönetmen: Rob Reiner
• IMDb puanı: 8,1

İzlerken hem güldüren, hem heyecanlandıran tıpkı vakitte ağlatan pek başarılı bir sinema Standy by Me. 12 yaşında dört yakın arkadaş, kayıp bir çocuğun cesedini bulmak için bir seyahate çıkıyorlar. Çıktıkları seyahat boyunca kendilerini de arkadaşlarını da daha yakından tanıyan bu dört çocuk, hem de hayatın kimi acı gerçekleriyle de yüzleşmek zorunda kalıyorlar.

Bir ‘mucizenin’ dokunaklı kıssası: Awakenings / Uyanışlar

• Tür: Biyografi, dram
• Yıl: 1990
• Yönetmen: Penny Marshall
• IMDb puanı: 7,8

Çocukluklarında etkilendikleri bir salgın daha sonrası bir nevi bitkisel hayata giren, hızlarında değişmeyen birebir tabirle yatağa mahkum olmuş hastaların yolu, beşerlerle bağlantısı pek de düzgün olmayan hekim Malcolm Sayer ile kesişir. Başlangıçta bu misyon karşısında zorluklar yaşayan yetenekli hekim, 30 yıldan fazladır yatan hastalardan birini deher neysel bir tedavi ile uygunlaştırmayı başarır. Fakat geride hayli daha fazla hasta vardır. Başrolde Robin Williams ve Robert de Niro’nun olduğu üretim, hem umut aşılayan tıpkı vakitte hüzünlendiren başarılı bir eser.

Savaş, umut ve ömür üzerine: La Vita è Bella / Hayat Güzeldir

• Tür: Savaş, dram
• Yıl: 1997
• Yönetmen: Roberto Benigni
• IMDb puanı: 8,6

İkinci Dünya Savaşı’nın ‘basit’ insanların hayatlarını nasıl derinden sarstığını en dokunaklı biçimde anlatan sinemalardan biri olan Hayat Hoştur, bir ailenin savaşın, esir kamplarının ve mevtin gölgesinde umudu kaybetmeme uğraşını anlatıyor. Bir babanın oğluna savaşı ve esir kamplarını bir ‘oyun’ olarak analttığı sinema, savaşın yıkıcı tesirini iliklerimize kadar hissettiriyor.

16 yaşında bir genç kızın güzel bir hayat hayaliyle çıktığı dokunaklı seyahat: Lilya 4-Ever / Sürekli Lilya

• Tür: Suç, dram
• Yıl: 2002
• Yönetmen: Lukas Moodysson
• IMDb puanı: 7,8

Sovyetler Birliği’nde küçük bir kasabada yaşayan ve ABD’ye kaçan annesi tarafınca terk edilen Lilya’nın öyküsünü izlediğimiz Lilya 4-ever, karakterimizin daha hoş bir hayat umuduyla, tanıştığı bir erkekle birlikte gittiği İsveç’te yaşadığı acı dolu anları anlatıyor. hemen çabucak 16 yaşında olan Lilya, İsveç’te hoş bir hayat hayal ederken başına hayli makus şeyler geliyor… Gerçek bir hayat kıssasına dayanan bu film, genç bir kızın hayallerinin dünyanın acı gerçekleriyle nasıl alt üst olduğunu gözler önüne seriyor.

Savaşı yaşayan çocukların filtresiz bir portresi: Turtles Can Fly / Kamplumbağalar da Uçar

• Tür: Savaş, dram
• Yıl: 2004
• Yönetmen: Bahman Ghobadi
• IMDb puanı: 8,0

ABD – Irak savaşı daha sonrası çekilen birinci sinema olan Kaplumbağalar da Uçar, Irak-Türkiye sınrındaki bir mülteci kampında geçiyor. Burada yaşayan çocukların hikayesine odaklanan sinemada, geçimini mayın toplayarak sağlayan ve kolunu kaybeden, askerlerin tecavüzüne uğrayan, ailesini kaybetmiş çocukların kıssası ve savaşın acımasız yanları tüm çıplaklığıyla anlatıyor…

Soykırımdan kaçıp bir otele sığınan insanların kan donduran yakın tarihindeki gerçeklere dayanan kıssası: Hotel Rwanda / Ruanda Oteli

• Tür: Savaş, tarih, dram
• Yıl: 2004
• Yönetmen: Terry George
• IMDb puanı: 8,1

Ruanda’da 1994 yılında Hutu ve Tutsi etnik kümeleri içinde çıkan ve 800 binden çok Tutsi’nin ve ölçülü Hutu’nun yaşamını kaybettiği Ruanda Soykırımı’nı mevzu edinen Hotel Rwanda, başarılı bir yakın tarih eleştirisi. Hayata tutunmaya çalışan insanları bir otelde toplayarak kurtarmaya çalışan otel müdürü Paul Rusesabagin’in kurtardığı beşerler kadar, geride kalıp ölen binlerce insanı da anlatan üretim; o devirde bu savaşa adeta sırtını çeviren batı dünyasını da eleştiriyor.

İftiralarla vefata mahkûm edilen bir bayanın yürek yakan kıssası: The Stoning of Soraya M. / Soraya’yı Taşlamak

• Tür: Dram
• Yıl: 2008
• Yönetmen: Cyrus Nowrasteh
• IMDb puanı: 7,9

Yalancı ve tacizci kocası tarafınca uğradığı ve tüm köyün üstünü kapadığı bir iftira daha sonrası ömrü kararan Soraya’nın acı öyküsünü anlatan sinemada, yeğeninin başına gelenler karşısında sessiz kalmayı kabul etmeyen Zehra, olan biteni bir Fransız gazeteciye anlatır. İzlerken yaşanan entrikalar ve palavralar yüzünden hudut krizi geçirten sinema, hem de çaresizliği ve acıyı her zerrenizde hissettiriyor.

Sonuna geldiğinizde nefesinizin kesileceği Incendies / İçimdeki Yangın

• Tür: Gizem, dram
• Yıl: 2010
• Yönetmen: Denis Villeneuve
• IMDb puanı: 7,9

Annelerinin son dileğini yerine getirmek ve köklerini araştırmak için Orta Doğu’ya seyahate çıkan iki kardeşin iç acıtan hikayesini anlatan Incendies, çarpıcı sonuyla nefes kesen bir sinema.

Bir köyün bayanlarının erkeklere karşı barış direnişi: Va où’da Et maintenant? / Peki Artık Nereye?

• Tür: Dram
• Yıl: 2011
• Yönetmen: Nadine Labaki
• IMDb puanı: 7,4

Bir ortada barış ortasında yaşayan Müslümanlardan ve Hristiyanlardan oluşan bir Lübnan köyünde yıllardır devam eden huzur, gelen çatışma haberleri daha sonrası bilhassa köyün erkekleri içinde yaşanan gerilimlerle sarsılmaya başlar. Köyün her iki dine mensup bayanları ise bu anlamsız çatışmayı ve acıyı dindirmek için kendilerine has metotlar kullanmaya başlarlar.

Bir ‘anne ile oğul’ içinde çarpıcı bir intikam öyküsü; Pieta / Acı

• Tür: Suç, dram
• Yıl: 2012
• Yönetmen: Kim Ki-duk
• IMDb puanı: 7,1

Tefeciler için çalışan ve borcunu ödemeyen insanlara bunu ‘ödeten’ acımasız bir adam, yıllar daha sonra karşısına çıkan ve annesi olduğunu söyleyen bir bayanın gelmesiyle hayatının değiştiğini hissetmeye başlar. Acı verici ve şaşırtan finaliyle etkileyici bir sinema olan Pieta, bir epeyce sahnesiyle gözleri doldurmayı da başarıyor.